Bireysel Otobüsçüler Derneği Lider Yardımcısı Memduh Yangöz, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) özel halk otobüslerine ödeneklerini geç ödemesi nedeniyle araç bakımlarının yapılamadığını, bunun da arızaların artmasına neden olduğunu kaydetti.
Ulaşımın İBB’nin uhdesinde olmasına karşın “gerekli planlamayı ve yatırımları yapmaktan aciz olduğunu” söyleyen Yangöz, araç bakım masraflarının şu anda İBB meclisinde gündem olduğunu aktardı.
Yangöz, “Bir İETT otobüsünün aylık araç başı bakım masrafı 25 bin civarında. Özel halk otobüsüne ödenen ise 7 bin lira. Burada bir zahmet var. Şayet halk otobüsünün 7 bin liraysa, sen niçin 25 bin lirayı oraya verdin?” dedi.
“Ödenekleri 2-2,5 ay geriden takip ediyoruz”
İBB’nin aylık ödenekleri geç ödediğini söyleyen Yangöz, “Şimdi ödenek konusunda iki türlü zahmet var. Bir ödenek kâfi mi, hayır. Her ayın sonunda alıyor musun, hayır. Aşağı üst 2-2,5 ay geriden takip ediyoruz. O da modül kesim. Her otobüsçünün 350-400 bin lira civarında alacağı var. Zati otobüsçüler, bir o kadar da dışarıya borçlanmışlar. Ya kredisi gecikmiş ya tamir bakım başka borçları var. Tamirci tamirci dolaşıyorlar. Günü kurtarmanın peşindeler. (Ödenek) Hem kâfi değil hem de gününde alınamıyor. Bu da alışılmış büyük bir kahır. İBB, gerekli planlamayı yapmaktan aciz.” diye konuştu.
İBB’nin toplu taşıma planlamasını 16 milyon İstanbulluya nazaran yapması gerektiğini belirten Yangöz, yakıtı bittiği için yolda kalan özel halk otobüsü konusuna da değinerek, “Bunun sebebi fiyatlarını alamaması. Araçların arızalanıp yolda kalmasının nedenleri de vaktinde parasını alamaması, alsa da o paranın kâfi olmamasıdır. Yetmediği için de aracını yaptıramıyor, diğer bir şey yok. Beşerler araç değiştirecek, değiştiremiyor.” tabirlerini kullandı.
“Otobüsler için verilen garaj kelamı tutulmadı”
Yangöz, otobüslerin park edileceği bir garaj olmadığını ve bunun da çeşitli kasvetlere neden olduğunu belirterek, “Tek merkezden idare sistemine geçilirken garajların oluşturulacağı ve özel halk otobüslerinin de bu garajlardan faydalanacağı vaat edilmişti. Bu kelamlar tutulmadı. Araçlar ya benzinliklerde ya da yollarda nereyi uygun bulursa oraya park ediyor. Burada hırsızlıklar oluyor, trafik kazaları oluşuyor, kusurlu parkl nedeniyle devamlı ceza yazılıyor” değerlendirmesini yaptı.
Özel halk otobüslerinin bir çalışma yönergesi olduğunu anlatan Yangöz, çalışma kurallarının tartısını birkaç toplantıda ve açıklamalarda lisana getirdiklerini lakin İBB’nin bundan rahatsız olduğunu lisana getirerek, şunları tabir etti:
“İBB, UKOME’den bir unsur geçirerek dedi ki burada, ‘Halk otobüsçüsü açıklama yapamaz.’ Güya 657 sayılı kanuna olağan üzere memur oldular. Bizi de susturdular. Biz bir dernek temsilcisiyiz. Şayet biz de bunu açıklayamıyorsak bizim temsilcilik etmek üzere bir durumumuz kalmıyor, Yalnızca kuru kalabalık oluruz. Bu halde olmamak için misyonumuzun getirdiği yükün şuurundayız, esnafımızın haklarını savunmak zorundayız. Sonuç nereye varırsa varsın kıymetli değil. Bu türlü bir endişemiz yok fakat öbür esnaflar, ekmeğinin peşinde. ‘Aman bana bir şey olmasın, tahminen düzelir’ ümidiyle çekimser davranıyorlar. Eksik neyse incelenir ve giderilir. Sen bastırarak bu işi durduramazsın. Şu anda baskı var esnaf üzerinde, baskıyla susturuyorlar. Durum bu.”