Üsküdar İletişim akademisyenlerinden ‘Deprem Haberciliği Rehberi’


30 maddede deprem haberciliği nasıl yapılmalı?

 

Kahramanmaraş merkezli iki deprem, 10 ilde 24 bini aşkın vatandaşın ölümüne neden oldu. Büyük yıkıma yol açan deprem felaketinde özellikle kurtarma çalışmaları sırasında sosyal medyanın gücü ve etkisi bir kez daha gündeme geldi.

Enkaz altında kalanların seslerini duyurması, kayıp kişiler hakkındaki bilgilerin kısa sürede pek çok kişiye ulaşması ve yardım çalışmalarının koordine edilmesinde sosyal medya sıklıkla kullanıldı. Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenleri, sosyal medya ve gazeteciler için ‘Deprem Haberciliği Rehberi’ hazırladı. 30 maddeden oluşan rehberde sosyal medyanın gücünün farkında olunması gerektiğinin altı çizilerek kullanılması gereken dilden depremzede yakınlarına yaklaşıma kadar pek çok öneriye yer verildi.

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenleri bir araya gelerek sosyal medya kullanıcıları ve gazeteciler için 30 maddeden oluşan ‘Deprem Haberciliği Rehberi’ hazırladı. Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazife Güngör, “Yüzyılın Felaketi” olarak nitelendirilen Kahramanmaraş depremlerinde sosyal medyanın etkin şekilde kullanıldığını belirtti.

Doğru kullanımı teşvik etmek amacıyla hazırlandı

Kahramanmaraş depreminde sorumlu ve etkili biçimde kullanıldığında sosyal medya platformlarının nasıl işe yarayabileceğinin ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Nazife Güngör, “Elbette bu süreçte iyi kullanımlar olduğu kadar kötü kullanımlara da rastladık. Medya kuruluşları da daha ilk günden itibaren insan kaynaklarını deprem bölgesine kanalize ederek deprem haberciliği yapmaya başladı. Biz, Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim elemanları olarak, yaşanan deneyimlerden de hareketle sosyal medya ile geleneksel medyanın daha doğru kullanılmasını teşvik etmek amacıyla bu rehberi hazırladık.” İfadelerini kullandı.

Rehber 30 maddeden oluşuyor

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi akademisyenleri tarafından sosyal medya kullanıcıları ve gazeteciler için hazırlanan ‘Deprem Haberciliği Rehberi’ şu maddelerden oluşuyor:

1. Sosyal medyanın gücünün farkında olunuz. Sosyal medyadan yapılan yardım çağrılarıyla çok sayıda canın kurtarıldığını unutmayınız.

2. Depremi Amerikalılar yaptı, depremi bilen kâhin gibi bilimsel değeri olmayan paylaşımlar yapmamak, yapılan paylaşımları yaymamak gerekir.  

3. Önceden meydana gelen başka bir depreme ilişkin görüntüler yeniymişçesine sosyal medyada paylaşılmamalıdır.

4. Sosyal medyada paylaşılan fotoğraf ve videolarda gerçekliği bozacak şekilde ekleme, çıkarma, kolaj veya montaj gibi oynamalar yapılmamalıdır.

5. Sosyal medya paylaşımlarında nefret söylemi içeren kışkırtıcı ifadeler kullanmamaya özen gösterilmelidir.

6. Depremde yardımları kolaylaştırmak için kullanılan hashtag’ler, takipçi kazanmak amacıyla ilgisiz tweetlerde kullanılmamalıdır. Bu ilgisiz paylaşımlar yardımları sekteye uğratmaktadır.

7. Sosyal medyada yardım ekiplerinin yönlendirilmesi amacıyla paylaşılan içeriklerin doğru ve güncel olmasına özen gösterilmelidir. Hatalı paylaşımlar ekiplerin zaman kaybetmesine neden olmaktadır.  

8. Sosyal medyada, gerçek yardım kuruluşlarını taklit ederek oltalama yöntemiyle yardım çağrıları yapanlara karşı dikkatli olunmalı, bu hesaplar tespit edilir edilmez engellenmeleri için sosyal medya platformlarıyla iletişim kurulmalıdır.

9. Sosyal medyada, normal dönemlerde makul karşılanabilecek şekilde takipçi toplamak, beğeni almak gibi amaçlarla sansasyonel paylaşımlar yapmamak gerekir.

10. Sosyal medyada, sahada haber yapan gazetecilere yönelik linç girişimleri de çokça yaşanmaktadır. Bu tür girişimlere alet olmamak gerekir.

Çocuk fotoğraflarına dikkat!

11. Yaralı ya da enkazdan kurtulan çocuk fotoğraflarının ve videolarının sosyal medya platformlarından paylaşılmasının ve bu çocukların ismiyle cismiyle sembol haline getirilmesinin yaşadıkları travmayı ömür boyu atlatamamalarına yol açabileceğini unutmayınız.

12. Yalan haberlerin daha hızlı yayıldığının farkında olunuz ve teyit edilmemiş haberleri paylaşmaktan kaçınınız.

13. Göçük başında yakınlarının enkazdan kurtarılmasını bekleyen insanlarla konuşurken dikkatli bir dil kullanılmalı, ‘ne hissediyorsun, acı var mı’ gibi saçma sorular sormaktan kaçınılmalıdır. 

14. Depremzedelerle röportaj yaparken hassas biçimde davranmak gerekir. Acılı insanlara yaklaşımımız her zaman insani olmalıdır.

15. Röportaj yapmak istediğiniz, mikrofon uzattığınız insanlara öncelikle kendinizi tanıtın ve ne için röportaj yapmak istediğinizi açıklayınız.   

16. Yakınları vefat etmiş insanlara baş sağlığı dileyin ve üzüntülerinizi bildirin ama asla acınızı anlıyorum gibi gereksiz ifadeler kullanmayınız.

17. Yakınları halen göçük altında olan insanlara mikrofon uzatırken çok dikkatli davranın ve mümkünse bu röportajları canlı yayın esnasında yapmayın. Acılı insanlar istemeden başlarına dert açacak ifadeler kullanabilirler. Canlı yayın olmazsa bu sözleri ayıklayıp röportajları yayımlayabilirsiniz.

18. Ceset görüntülerini ve özellikle de cesetlerin yüzlerini gösteren görüntüleri vermekten kaçının. Çünkü ceset görüntüleri en başta vefat eden kişinin yakınlarında kalıcı travmalara yol açabilmektedir. 

Travmatik görüntüler merhamet yorgunluğuna yol açabilir

19. Deprem gibi travmatik olaylara ilişkin yayınların izleyiciler ve okuyucular üzerinde etkileri olacağını hesaba katın. Travmatik görüntülerin insanlarda merhamet yorgunluğuna yol açtığını unutmamak gerekir. Merhamet yorgunluğu kısaca benzer görüntüleri sürekli gören bireylerin başkaları için empati kurma ve şefkat duyma yeteneklerinin zamanla azalmasını anlatmaktadır. 

20. Deprem haberlerini sayılara indirgemek, hemen her saat başı ölü ve yaralı sayılarını vermek bir süre sonra insanlarda duyarsızlığa yol açmaktadır. Ölenlerin birer insan olduğunu, istatistikten ibaret olmadığını dikkate alınız.   

21. Depreme ilişkin haberleri verirken, görüntülere müzik döşeyerek dramatikleştirmek doğru değildir.

22. Göçük altında olan, kurtarılmayı bekleyen insanlarla gereksiz temas kurmaya çalışmayın. O insanların nefeslerini boş yere harcamalarına yol açacak şekilde canlı yayında seslerini duymaya kalkmayınız.

23. Resmi açıklamalar ve güvenilir kaynaklar dışında yapılan açıklamalara itibar etmeyin.

24. Sosyal medyada paylaşılan görüntüleri teyit etmeden haberlerde kullanmayın.

25. Olanı biteni objektif biçimde aktarmak için çaba gösterin. En kötü gazetecilik, gerçeği çarpıtan gazeteciliktir. Bu tür gazetecilik hem halkın bilgi alma hakkına hem de mesleğin itibarına zarar verir. 

26. Başvurulacak haber kaynaklarının konunun uzmanı kişiler olmasına dikkat ediniz. 

27. Spekülatif açıklamalar yapan şarlatanlara mikrofon uzatmayınız ve komplo teorilerini haberleştirmeyiniz. 

28. Yetkilileri açıklama yapmaları için zorlayınız. Medya haber yaptığında aksaklıkların hızla düzeltildiği defalarca görülmüştür. 

29. Sadece sorunlara değil, çözümlere de yoğunlaşınız. Olası çözüm önerilerini haberleştirerek sahadaki ekiplere daha fazla yardımcı olabilirsiniz.

30. Haber yapma sürecinde enkaz kaldırma ve göçük altından can kurtarma çalışmalarına engel olmayınız. Canlı yayında hayat kurtarma görüntüleri verebilmek için çalışmaları aksatmayınız.    

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir